Van Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Abdullah Zeydan, memnu (seçilme) haklarının Adalet Bakanlığı’nın talimatıyla geri alınmasının ardından açıklama yaptı. Sürecin henüz kesinleşmediğini vurgulayan Zeydan, “Bizim neredeyse 3 katı oy aldığımız aday hangi yüzle o koltuğa oturacak?” diye sordu.
Van İl Seçim Kurulu’nun, DEM Parti’nin 28 puan farkla kazandığı Van Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminde mazbatanın AKP’li adaya verilmesine ilişkin kararına tepkiler sürerken seçimi kazanan Abdullah Zeydan da açıklamalarda bulundu.
Sürecin henüz kesinleşmediğini ve karara itiraz edeceklerini belirten Zeydan, “Süreç kesinleşmedi. Mazbatanın AKP’li adaya verilme kararı kesin değil. İl seçim kurulu, mahkeme başkanının itirazına rağmen diğer 2 üye kararıyla bu yönde karar aldı ama bizim 3 gün içinde YSK’ye itiraz etme hakkımız var” diye konuştu.
“Tamamen hukuka aykırı”
Gazete Duvar’a açıklamalarda bulunan Zeydan, adaylık sürecini ise şöyle anlattı:
“Yerel seçimler öncesi bütün mahkeme kayıtlarını ve adli sicil kaydımı sundum. İl seçim kurulu da adaylığımı kabul etti, kimse itiraz da etmedi. Kesinleşen listeler de askıya çıktı, seçilme hakkımın olduğuna hükmetti ve pusulaya da ismim yazıldı.
Bunu biz UYAP’a yüklendikten sonra öğrendik. Cuma günü 16.55’te Diyarbakır Başsavcılığı memnu haklarımı iade eden mahkemeye, ‘Kararı bana bildirmemişsin, bu kararı bildir’ diyor. Bu tamamen hukuka aykırı.
“AKP’li aday hangi yüzle o koltuğa oturacak”
AKP, bu bilgiyi bilerek pazar akşamı mazbatanın kendilerine verilmesini istiyor. Böyle bir tuzakla yüz yüze kaldık. AKP’nin talebini diğer 2 üye kabul ediyor mahkeme başkanının şerhine rağmen ama bizim itirazımız var. Bunu vicdanı olan hiç kimse, demokrasi ve adaletten yana hiç kimse kabul etmez. Van halkı da kabul etmiyor ve iradesine sahip çıkıyor. Bizim neredeyse 3 katı oy aldığımız aday hangi yüzle o koltuğa oturacak?”
Zeydan’ın dosya avukatı Mahsuni Karaman da yaşananlarla ilgili açıklama yaptı. Hukuki süreci anlatan Karaman, şunları söyledi:
“Zeydan’a anasının ak sütü gibi helal olan, halktan aldığı referansla düzenlenecek olan o mazbatayı teslim etmesi gerekiyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de karar veriyor. Uymuyorlar, etmiyorlar. Ne yapacağız? Türkiye’de hukuk ortadan kalkmıştır. Bu net. Türkiye’de ne seçmenin ne de seçilenin hukuki güvenliği yoktur. Hukuk, belirsiz ve öngörülenden çıkmıştır. Ne kazanılmış haklara ne de hukuk kurallarına uyulmamaktadır.”