Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, İsrail- Filistin çatışmasına ilişkin, tüm medya kuruluşlarını ve ilgili sivil toplum örgütlerini, yalan haberin hem arz hem de talep tarafıyla mücadele eden girişimler oluşturmaya çağırarak, “Geleneksel mecralar ve sosyal medya platformlarında dolaşan bilgilerin doğruluğunu ve güvenirliğini sağlamak sadece habercilerin işi değildir. Kamuoyunun da içerik paylaşırken haberlerin doğruluğuna dikkat ve özen göstermesi gerekmektedir.” ifadelerini kullandı.
Altun, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, gerginlik ve çatışma bölgelerinde gazetecilerin ve medya kuruluşlarının işinin oldukça zor olduğunu belirtti.
Gazetecilerin ve medya kuruluşlarının doğru bilgi aktarmanın yanında farklı gruplar tarafından yürütülen dezenformasyon kampanyalarıyla da mücadele etmeleri gerektiğini vurgulayan Altun, “Ancak, geleneksel mecralar ve sosyal medya platformlarında dolaşan bilgilerin doğruluğunu ve güvenirliğini sağlamak sadece habercilerin işi değildir. Kamuoyunun da içerik paylaşırken haberlerin doğruluğuna dikkat ve özen göstermesi gerekmektedir. Yanlış bilgilendirme ve dezenformasyon kampanyalarının ana hedefi kamuoyunu şu ya da bu şekilde yönlendirmek olduğundan, haber tüketicileri sorumlu hareket etmelidir.” uyarısını yaptı.
Sosyal medya çağının, geniş bir kitleyi hem doğru hem de yalan haberlerin yayılmasının aracı haline getirdiğini belirten Fahrettin Altun, şunları kaydetti:
“Dolaşımda olan bilginin doğruluğu hepimiz için önemlidir. Dezenformasyon asla masum değildir ve farkında olmadan buna katılanlar da sorumlulukları olduğunu anlamalıdır. Kaynakları ve içeriği kontrol etmeden dolaşıma bilgi sokmak, vatandaşlarımıza karşı yapılan ciddi bir kötülüktür. Eğer gerçekten kurgu yerine hakikat üzerine inşa edilmiş bir toplum olmak istiyorsak, kamuoyu hakikat konusunda ısrarcı olmalı ve yanlış bilgiyle mücadele etmelidir.
İletişim Başkanlığı olarak farklı projelerle Türk halkının medya okuryazarlığını güçlendirmek için yoğun çaba sarf ediyoruz. Halkın, gerçeği hak ettiği ve dezenformasyon kampanyalarının yayılmasını engelleyebilecek aktörler olduğu inancıyla hareket ediyoruz. Tüm medya kuruluşlarını ve ilgili sivil toplum örgütlerini, yalan haberin hem arz hem de talep tarafıyla mücadele eden girişimler oluşturmaya çağırıyoruz. Dezenformasyonla mücadele hepimizin dahil olduğu geniş tabanlı bir çaba haline gelmelidir.”